Yeni Başlayanlar İçin Sushi - SSH101

Selam,

Başlıktan yola çıkıp size sushi dersi vereceğimi düşünüyorsanız yanılıyorsunuz çünkü başlıktaki yeni başlayan benim. fgkfglkf (Blogta random gülmek çok tuhaf geliyor ama gülmek istiyorum ve gülücem kimse kusura bakmasın.)

Ankara'ya geldiğimden beri senede 1 kez olmak üzere toplam 3 farklı zamanda sushi yedim ve artık sushi uzmanı olduğumu düşün.. Haha NO.

İlkinde arkadaşımın teklifiyle yurdumuza (Ve milletimiz.. Şaka yaptım. Yurt yani bildiğin öğrenci yurdu.) en yakın sushici olan Sushico'ya gittik. Ellerim ilk defa chopstick tutuyor, mideme ilk defa yosun giriyordu. Chopstick konusunda epey zorlandım evet, ama yediğim sushiler de bana hiç hitap etmedi. Canım arkadaşım Şükran kendini feda edip gari (şeker ve sirke ile yapılan bir çeşit zencefil turşusu) ve wasabiyi denedi ve canımı seviyorsam yemememi salık verdi. Zaten aç gitmiştim, sushilerden midem o kadar tuhaf oldu ki bildiğimiz bir şey yiyelim bari diyip noodle söyledim.

O zamanlar fotoğraf çekmeyi bile bilmiyormuşum, yazık...

Kappa roll (internetten baktım yoksa ismini bilmiyordum yanlış olmasın. dlkfjdjl)

Sonunda tanıdık bir yiyecek yiyeceğimin mutluluğu, en sevdiğim kayıp tokam ve ben.

Daha önce sushi yemediğimiz için şöyle ortaya karışık bir şey alalım diye menüyü iyice hatmedip bir bento almaya karar verdik. Bento, uzak doğu kültürünün bir ürünü, bir kutuda birkaç yemeğin bulunduğu bir derlemeymiş. Fotoğraflardan anladığım kadarıyla biz o zaman sushico bentolarından Bento 5'i sipariş etmişiz. 

En çok kappa rollu sevmiştim çünkü direkt salatalık ve pirinçten oluşuyor. Ama o bile çok hoş gelmedi. Ama bu sushiden değil sushiciden kaynaklanıyormuş, üçüncü deneyimimde anladım...

Yemeğimiz bitince bir de şans kurabiyesi ikram edilmişti. Ben odak yapmayı bari bilseymişim keşke o zamanlar...

İkinci deneyimimiz bir yemeksepeti joker indirimi sonucu gerçekleşti. Joker indirimi görür görmez arkadaşlarıma haber verdim, indirim süresi bitmeden (10 dakika) hemen karar verip bir şeyler sipariş ettik. Bu arada aslında bu siparişi eskiden sushico olan biz siparişi verirken sushiexpress olarak değişmiş yerden verdik. Noodle da söyledik tabi ben öyle ekmeksiz yemek yiyemiyorum. dfdfjk


Bunda da çok mutlu bitmedi deneyimim. Sushiden çok az yedim, yine noodlea verdim kendimi.

Üçüncü ve en yakın deneyimim ise geçen hafta, 31 Ocak 2018 tarihinde gerçekleşti. Sanki anamın evinde hep sushi yermişim gibi haftalardır canım sushi istiyordu. Canım arkadaşım Gizem'le paylaştım bu can çekmesini. Zaten Gizem'in aklına bir yemek fikri sok ve watch it happen. dkfjdkl (Sini siviyirim Gizim.)

Sonunda bir gün kararlaştırıp methini çok duyduğumuz Quick China'ya gitmeye karar verdik. Stajımızı ODTÜ'de yaptığımız için Tepe Prime'daki Quick China şubesine yürüyerek gidelim dedik ama yol çok maceralı geçti cidden. Ankara'nın göbeğinde kuş uçmaz kervan geçmez yerlerden yürüyerek 50 dakikanın sonunda varabildik Quick China'ya.

Şimdi dostlar, yeni başlayan biri olarak sushi ile ilgili söyleyebileceğim en önemli şey şudur ki, menüyü açın ve sushilerin içinde ne var tek tek okuyun. Sushi çiğ balıktan ibaret olmadığı gibi bin türlü de çeşidi var. İlla ki içinden beğeneceğiniz bir şey çıkıyor. Pişmiş olanını seversiniz, sebzeli olanını seversiniz, seversiniz birini işte. Ben yine her şeyden biraz hiçbir şeyden tam mantığıyla bir bento sipariş ettim. Quick China'nın Bento 1'inde şunlar bulunuyor: Moğol işi tavuk, sebzeli noodle, California roll, profiterol.
Bu sefer fotoğraf çekmeyi gerçekten biliyordum ama Quick China o kadar karanlık ki dışarı çıkınca bir süre gözlerimiz kamaştı. Hele tuvaleti Allah düşürmesin zindan gibi. Simsiyah.

California roll'un içinde yengeç, avokado (son zamanlarda tam bir avokado hayranı olan ben için bulunmaz nimet), karides ve salatalık bulunuyor. Üstünde de susam. (Bunlara hep internetten bakıyorum. Tadına bakarak anladığımı düşünmediniz inşallah...)

Siparişimizi verdikten sonra masaya bir minik tabakta iki sushi ve iki shot bardağında hiç bilmediğimiz iki içecek getirdiler. (Bunu Aspava'daki içli köfte gibi düşündük ama ücretsizmiş hehe) Sushiyi hala bilmiyorum ama içecek limon, portakal ve şeker içeren "yoga" denen bir şeymiş. İçtikten sonra şeker tüketimini azaltmış biri olarak şeker hakkımı böyle saçma bir şeye harcamama çok üzüldüm çünkü gerçekten hiç tatmin edici bir tadı yok. Ne limon ekşiliği ne portakal tatlılığı geliyor. Neyse yaşandı bitti saygısızca. 

Önemli bir not olarak bu kez sushilerin hepsini (bentomdaki california, ikram sushi ve Gizem'in bentosundan tattıklarım) beğendim. Beğenilerimin dereceleri farklıydı tabi ama hangisini daha çok sevdiğimi hiç hatırlamıyorum. Fark ettim ki sushiyi iyi yapan yerde yemek çok önemliymiş. Sushi taze olmayınca gerçekten çok fark ediyor ve tazeliği sadece birkaç saat sürüyormuş. Noodle da normaldi ama sadece noodle yemeye gelinmez bence buraya. Bentoda yeniyor. Profiterol de bentoda yeniyor ama ayrı sipariş edilmez. Moğol işi tavuk, içinde bir tür sos bulunan kızarmış bir tavuk anladığım kadarıyla. Sıcakken güzeldi ama biraz soğuyunca içindeki sos katılaştı. Yine de kötü değildi ama sıcak tüketmenizi tavsiye ederim. Bu arada chopstick konusunda da iyice usta olmuşum. Noodle'ı da sushiyi de zorlanmadan yedim.

Quick China'nın mutfağı böyle şeffaf camlar ardında. Sushiyi de uzak doğulu abilerimiz yapıyor ama nereliler hiç bilmiyorum kusuruma bakmayın.

Arka mutfakta da böyle Türk abilerimiz şekil şukul bir şeyler pişiriyor. Şölenli.  
Tam bir Aspava oldukları için yemekten sonra çay da ikram ediyorlar. Ama biz bunu kendimiz istedik direkt herkese getirmiyorlar galiba. Yaseminli çaymış bu. Bize pek hitap etmedi, çiçek yiyormuş hissi veriyor...


Hesabı isteyince yine şans kurabiyesi getirdiler ama bu sefer paketli değildi hepsini bi kaba koymuşlar oradan çekiyorsunuz. Bizimle ilgilenen (yoo hiç ilgilenmedi) garson abimiz o kadar gergindi ki şans kurabiyesinden BAHŞİŞ BIRAKIN çıkacak diye çok korktum. Ekonomik özgürlüğümü henüz kazanmadığımdan ve sahip olduğum tek mal varlığımın KYK borcum olmasından mütevellit bahşiş bırakamıyorum lokantalarda. Zaten ilgi iyiydi diyemeyeceğim. Hatta normal bile değildi. Biz kalkarken bahşiş bırakmadığımızı gören garson abinin anlamlı anlamlı SAĞ OLUN TEŞEKKÜRLER ÇOK SAĞ OLUN diye yüksek sesle laf sokması da bizi biraz üzdü. Aspava'da bu yok. Aspava öğrenci dostu. Canım Aspava. 

Neyse garson abimiz bir yana, en çok memnun kaldığım sushi deneyimi Quick China'daki oldu. Ara ara gitmeyi düşünüyoruz yine. Bir sonraki yeni başlayanlar serisinde görüşmek üzere, esen kalın!




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

2023'ü Paketliyorum

Kitap okuma aşkınızı alevlendirecek ve fotoğraf çekmenizi kolaylaştıracak 2 öneri

İstifa: Tercih değil yönelim