Bitiremediğim Diziler-1

Selamlar,

Bu blogda ikinci kez, kafamda milyonuncu kez başlıyorum. Umarım "Bitiremediğim Yazılar" serisine konuk olmadan tamamlarım.

Not ettiğim kadarıyla 26 yabancı diziyi kayda değer bir süre izlemişim. Not etmediklerim de var tabi. Örneğin Supernatural, Game of Thrones gibi dizleri ilk iki bölümde bırakmıştım, bunları o 26 dizilik listeye not edecek kadar izlemediğimi düşündüğüm için not etmedim. Bu bıraktığım dizileri beğenmediğimi düşünmeyin. Ya da vazgeçtim düşünün. Ama hepsini bırakmamın farklı nedenleri var. Buraya kadar "Ee bundan bize ne Şule?" demediyseniz yazının devamında bu nedenlerden bahsediyor olacağım, beklerim.


  • Prison Break: Bu dizi izlediğim ilk 20 dakikadan uzun diziydi. Zaten ilk dizi izlemeye başladığımda 20 dakikalık olanları bile en az 2 part halinde izliyordum, genelde 3 part. O yüzden dikkatimi toparlamam zor oluyordu ama ilk sezonu kendime göre hızlı bir tempoda bitirdim. Peki ne oldu da bıraktım? AZ SONR... Diziyi bırakma nedenim çok basit. Adamlar kaçarsa dizi biter dedim, kaçtılar, dizi bitmedi, bıraktım. Aslında kaçtıktan sonra da neler olacağını merak ediyordum tabi ama 45 dakikalık 1 sezonu bitirmek benim için çok "çok" olmuştu. Bırakırken bıraktığımın farkında değildim. Sonra canım bir türlü 2. sezona başlamak istemedi. Böylece bırakmış oldum.

  • Orange Is the New Black: Twitter timeline'ımda çok popüler olduğunda bir heves başladım bu diziye. O zaman 3 sezonu yayımlanmıştı ve hepsini -bana göre- kısa bir sürede izledim. Sonra aylar ayları kovaladı ve 4. sezon geldi, o kadar bekledikten sonra unuttuğum diziye yeniden başlamak hiç iyi bir fikirmiş gibi gelmedi. Yeni sezondan 1 bölüm izleyeyim dedim ama hiç hevesim kalmamış, bölümü yarım bıraktım. Yine de belki devam ederim (etmedi).

  • Elementary: Evet bu Elementary "Elementary, my dear Watson"daki elementary. Yani dizimiz modern Sherlock Holmes'u anlatıyor. Bu diziye Sherlock'u 3 kere bitirip büsbüyük bir boşluğa düşünce başlamıştım. İlk sezonu izledim ama devam ettiremedim. Dizi kötü değildi ama bir Sherlock değildi bence. Sherlock Holmes uyarlaması olduğunu düşünmeden izlenince belki daha çekilir olur ama karakterlerdeki majör değişiklikler beni çok rahatsız etti.

  • Silicon Valley: Bu dizi bu zamana kadar izlediğim en farklı konuya sahip diziydi. Hayır konu fantastik olduğundan değil de benim dizi seçimimle alakalı bir durumdu bu. Dizide 6 asosyal kafadarın Silikon Vadisi'ne girişi anlatılıyor. Bir uygulama nasıl doğuyor, Silikon Vadisi'nde nasıl bir rekabet var sorularını belki bir belgesel gerçekliğiyle değil ama fikir oluşturacak şekilde cevaplayan bir dizi. İlk iki sezonu büyük bir keyifle izledim. Sonra sezon finali, sonra diziyi unutmam ve hevesimin kaçması gibi sıralı olaylar dizisi beni diziden soğuttu. 3. sezonun birinci bölümünü izledim ama o eski tadı yakalayamadım. Ama siz konuyu merak ediyorsanız bakmanızı tavsiye ederim. Bölümleri çok uzun değil, çerez gibi izlenebilecek bir dizi.

  • Supernatural: Bu aslında bitiremediğim değil başlayamadığım bir dizi. Çok fazla beğeneni olduğu için dikkatimi çekmişti ama görece eski bir dizi olduğu için ve ben de teknolojiye doğmuş bir milenyum çocuğu olduğum için görsel efektler gözümü kanattı. İlk bölümdeki görsel efektleri kendime hakaret sayarak diziyi bıraktım. Yapımcılar da çok üzülmüşler tabi...

  • Game of Thrones: En saçma "başlayamama" hikayem bu diziye ait. Diziye başlayacağım gün sanırım akk'den dolayı internetimiz aşırı yavaştı. Dizi bir türlü yüklenmedi, piksel piksel görüntüden kimin kim olduğu bile anlaşılmıyordu. İlk iki bölümü böyle yarım yamalak izleyince üstteki dizide anlatılan milenyum çocuğu tabi ki dayanamadı ve diziye devam etme hevesi kaçtı. Şimdi de doğrusunu söylemek gerekirse hiç mi hiç merak etmiyorum. 

  • Skins: Bu dizi de bir ara sosyal medya arkadaşlarım(?) arasında çok popülerdi. Merak edip başladım. O sıralar (11. sınıfın yazı/yaş 16-17) zaten ergenliğimin zirvesindeyim, ilk sezon "abi çok iyi ya" diye diye bitmişti. Aslında o kadar da değişik bir konu değildi hatırladığım kadarıyla. Yine de izletiyordu kendini. İlk sezon bir şekilde bitti, ikinci sezonla ilk sezonun arasında büyük bir tat farkı vardı. Bütün ekip değişince dizinin hiçbir tadı kalmadı, ben de bırakmak zorunda kaldım.


Bu diziler anlatmakla bitmeyeceği için yazıyı iki bölüm halinde yazmaya karar verdim. İkinci bölümde görüşünceye dek, esen kalın.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

2023'ü Paketliyorum

Kitap okuma aşkınızı alevlendirecek ve fotoğraf çekmenizi kolaylaştıracak 2 öneri

İstifa: Tercih değil yönelim