Millet Kütüphanesi

(Kütüphaneyle ilgili detaylı bilgiye şu adresten ulaşabilirsiniz.

Merhaba sayın blogseverler,


20.02.2020 tarihinde açılan Ankara Beştepe'deki Millet Kütüphanesi'ni sizler için inceledim ama gez gez bitmedi, tam da inceleyememiş olabilirim.

24 Şubat Perşembe günü saat 2 gibi Beşevler'den 339'a binip TOBB ETÜ'nün (sçs) önünde inip Atatürk Orman Çiftliği tarafına doğru biraz yürüyünce kütüphane giriş kapısına ulaştık. Ulaşım çok yeterli değil şu an. İçerde açık ve kapalı otopark var ama, arabanızla da girebilirsiniz. Ya da sadece TOBB ETÜ'lüler gelir hehe. Ben Beşevler'den yürüyerek bile gidip geldim.

Eğer kimlikleriniz yeniyse girişteki turnikelere direkt kimlik kartınızı okutarak girebilirsiniz. Eski kimlik kartı olanlar da yanılmıyorsam girişteki bankodan bir barkod alıp onu okutarak geçiyorlar turnikeden. TC vatandaşı olmayanlar da bir belgeyle girebiliyormuş. Turnikeden önce x-ray cihazı vardı tabi onu unutmuşum. AVM'lerin aksine burada telefonunuzu kenara değil cihaza koyuyorsunuz. Kemeri falan da çıkarmak gerekiyor havaalanı girişi gibi biraz...
Girdikten sonra birkaç dakika yürüyerek bina girişine ulaşıyorsunuz. Öncelikle bina DEVASA. Kendimizi karınca gibi hissettik gezerken.

Bildiğim kadarıyla kütüphane 7/24 hizmet veriyor.



Binaya girdiğinizde bir x-ray daha bekliyor sizi, onu da atlarsanız içerdesiniz. Hoşgeldiniz. Birkaç kez gezince harita kafada oturur tabi ama ilk birkaç gidişte bir yeri ararken defalarca aynı yerden geçebilirsiniz. Vestiyer olduğu yazıyor ama henüz çalışır durumda değilmiş, bilginize.

Biz ilk önce büyük bir hevesle süreli yayınlar kısmını gezdik. Varolmuş (ve belki de olacak) bütün dergiler var burada. Hipertansiyon dergisi var ya! Deri hastalıkları dergisi falan da vardı hassas olanlar bakmasın, benden söylemesi.
Bu olağanüstü eğlenceli görünen dergiyi çekmem için mankenlik yapan Gizot'a teşekkürler.

Toplumsal cinsiyet rollerini çok az bile sorguluyorsanız bu dergiye bakmayın, geri kalan herkes bakabilir.
 -2. katta sergi salonu ve müze bulunuyor. Şu an aktif olan sergiler: Mürekkebin İzi ve Hatt-ı Hümayun. Mürekkebin İzi Sergisi'nde kıymetli eserler sergileniyor. LYS Edebiyat gibi bi sergi bu.




Hatt-ı Hümayun Sergisi de Osmanlı'dan kalma fermanlara ev sahipliği yapıyor.


Fermana bakar mısınız ya? Böyle fermana can kurban (ölüm fermanımmış meğerse skjdfd) 
Daha sonra kütüphanenin çeşitli yerlerini gezdik ama neyin nerede olduğunu ne siz sorun ne ben söyleyeyim... Dilim döndüğünce, aklım erdiğince anlatayım biraz. Şimdi bu dünya figürünün olduğu yer Cihannüma. Buraya 2. kattan girebiliyorsunuz, bir de sanırım 0. kattan ama ona emin değilim. İçerdeki katlar arasındaki geçiş rafların arkasındaki merdivenlerden sağlanıyor. 216 kişilik oturma kapasitesi varmış, ikinci gittiğimde (yani şu an) neredeyse her yer doluydu bu salonda. Bir de haftaiçi ve mesai saati, hafta sonu nasıl olur siz düşünün... Şu an size Cihannüma'nın ikinci katından sesleniyorum. Zaten bir giriş katında bir de ikinci katta masalar var. İkinci kat dediğim giriş katın üstü. Yani Cihannüma'nın girişinin. Birinci kat mı demeliydim. Üf kafam yandı, gelin görün.
Bunu bugün çektim doluluğa bakın.



Bence bu salon ders çalışmak için çok kullanışlı değil. Tabi belki sizin dikkatiniz benimki kadar çabuk dağılmıyordur. Ben bugün önce okuma salonunda çalıştım orası çok daha ferah ve sakindi. Her masada priz bulunuyor, 4 kişilik bir masada 7-8 tane priz vardı yanılmıyorsam. Bir de herkes için okuma ışığı da var. Masalar sanırım çizilmesin diye deri benzeri bir dokuyla kaplanmış. Ben genelde bilgisayardan çalıştığım için beni pek etkilemez. Umarım çabuk eskitmezler. Ama sandalyelerin de bu benzer dokuyla kaplanmış olması beni rahatsız etti açıkçası. Gıcır gıcır sesler çıkıyor hareket ederken. 

Grup çalışma salonları da var ama neredeydi unuttum hehe. Yazının sonuna kütüphanenin bilgi kitapçığını koyacağım, oradan bakarsınız detaylara. Ne kadar kitap, dergi ve okuma kapasitesi olduğu da yazıyor orada. 

Sizler için tuvaleti bile görüntüledim inanır mısınız...


Tuvaleti kullanmadım ama lavaboyla ilgili görüşlerim şöyle: suyun sıcaklık ayarı yapılabiliyor, lavabolar şimdilik temiz, sıvı sabun güzel kokuyor ve peçete var.

Kütüphane yeni olduğu için gezmeye gelenler var oldukça. Ben de ilk gelişimde öyle yapmıştım ama verdiğim rahatsızlığı minimuma indirmek için olabildiğince hızlı bakındım, fotoğraf makinem yerine telefonla hızlı fotoğraflar çektim. Bazı insanlar gezerken ders çalışanların suratına bön bön bakabiliyor, korkmayın onlardan. Siz de bön bön bakınca gerilip gidiyorlar. Benim bildiğim kütüphanenin kitaplı bölümlerine su dışında yiyecek ve içecek sokulmaz ama bunun şimdiden ihlal edildiğini görebiliyorum. Keşke daha iyi denetlense de yeni açılmış kütüphane hemencecik yıpranmasa. 

Yiyecek içecek demişken su, çay, kahve ve evet kek ücretsiz (Tabi okuma salonlarına sokamıyorsunuz bunları. En azından sokmamanız gerekiyor.) Bence tuzlu bir şey de ikram edilebilir zira yakınlarda hiç restoran yok (en yakını TOBB ETÜ Çatı, siz düşünün) sabahtan akşama kadar çalışmak istediğinizde kek yemekten içiniz kıyılabilir ve dahası şeker hastası olabilirsiniz. Yemek salonu kütüphane planında görünüyor, belki zamanla gelir o da.
Her katta küçük dinlenme odası gibi yerler var oradan kek, su, çay alabiliyorsunuz. Bir de kütüphanenin girişinde bir lokanta gibi yer var, orada da büfe gibi bir yer var oradan istiyorsunuz çayınızı kahvenizi. Sonra masaları da takım elbiseli abilerimiz, ablalarımız topluyor ama bence buna gerek yoktu. İnsanımıza yaptığı dağınıklığı toplama bilinci yerleşsin biraz. 

İlk gittiğimde 3 çeşit kek vardı: kakaolu, file fındıklı, meyveli. Kakaolu hiç kabarmamış ve kakaoyla sadece aynı yerde bulunduğu için rengi kırılmış gibiydi (2/10 veriyorum o da nimet diye). Meyveli olan az yağlı olmuştu meyve tadı da gelmiyordu (4/10 veriyorum). File fındık en güzeliydi diyecek bir şey yok (9/10). İkinci gittiğimde bilin bakalım hangisi yoktu? Evet file fındıklı... Ama kakaoluda düzelme gördüm 7/10 olmuş. Meyveli de 6/10. 

Sonuç olarak aklıma gelenler şimdilik bunlar. Bir de şey var e-devletten kütüphaneye 3 dakikada üye olabiliyorsunuz. Gelen şifreyle wifi'a da bağlanabiliyorsunuz ama değişik bir izin istiyor bir tırsmadım değil. Neyse ki en dikkat çeken internet aramam "rey mysterio maskesiz"den öte gitmediği için birileri beni izlese de sıkılır kapatır...

Kütüphaneyi turla da gezebiliyormuşsunuz, detaylar hep kitapçıkta. Kitapçığı incelemenizi tavsiye ederim, yazım hatası bulma oyunu oynarsınız arkadaşlarınızla...




Yazmaya yazmaya yazmayı, fotoğraf çekmeye çekmeye çekmeyi unuttuğum bir yazının sonuna geldik. Görüşmek üzere...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

2023'ü Paketliyorum

Kitap okuma aşkınızı alevlendirecek ve fotoğraf çekmenizi kolaylaştıracak 2 öneri

İstifa: Tercih değil yönelim