572 kelime boyunca Succession övüyorum (Spoilersız)

Özlediğimiz derinlikte karakterler, çabasız komedi, görsel şölen...

Son bir haftadır ekrana bakıyorsam izlediğim tek şey olan Succession dizisi, yazma hevesimi de alevlendirdi ve işte geldim burdayım. 

Aslında bu diziyi çok duysam da yakın gelecekte başlamak gibi bir niyeitm yoktu. Yola çıkarken telefonumda dizi bulundurmayı seviyorum, kitap ve müzik kesmediğinde güzel oyalıyor beni. Londra'ya gitmeden telefonuma ne indirebilirim diye bakarken Blu Tv'de bu diziyi gördüm ve şans vermek istedim. Yolda bölük pörçük 1 bölüm izledikten sonra aklımda çok yer edinmemişti ama malumunuz işsiz güçsüz bir insan olduğum için bulduğum her içeriği tüketecek zamanım oluyor.

Böyle bir bölüm iki bölüm derken bir baktım diziyi izlemediğim zamanlarda da karakterleri düşünür olmuşum. Şimdi 3 sezon artı bir bölüm izlemiş biri olarak en sevdiğim dizilerden biri olacak bir mertebede görüyorum Succession'ı. Peki neden?

Öncelikle konudan kısaca bahsedeyim. Dünyanın en büyük medya ve eğlence şirketinin başında olan Logan Roy emeklilik sinyalleri vermeye başlayınca çocukları arasındaki rekabet de kızışıyor. Bu açıdan baktığımızda iş dünyası draması gibi görünse de aile içi dinamiklerin de oldukça irdelendiğini söyleyebilirim. Aslında çocukların temeldeki amacı para değil, kendilerini babalarına kanıtlamak.

Diziyi sevme nedenlerimden ilki, karakterlerin derinliği. Böyle her karaktere birer bölüm ayrılıyor ve ince ince analiz ediliyor gibi bir durum yok tabi. Akıp giden şirket ve aile kaosunda bir süre sonra her bir karakterin davranış örüntülerini anlamaya başlıyoruz. Laf arasında çocukluklarına dair söyledikleri bir cümlede, karakterlerine etki eden büyük olayları keşfediyoruz. Babalarıyla ilişkilerinin davranışlarına nasıl etki ettiğine şahit oluyoruz. Bir psikolog olarak bunun beni neden bu kadar çok heyecanlandırdığını anlamak güç değil.

Bir diğer neden de hiç bilmediğim bir evreni görmek. Çok zenginler, aşırı zenginler, öyle böyle değil. Ama bu zenginlik reklam edilmiyor. Olduğu gibi aktarılıyor. Fakirliğe övgü gibi statükoyu sürdürmeye yönelik bir propoganda gibi bir şeyden bahsetmiyorum. Milyon dolarlar içinde yüzdükleri için bu hayat tarzını normalleştirmiş, her yere helikopterle giden insanlar var dizide.

Bir medya imparatorluğunun başında olmak nasıl bir şeydir onu görüyoruz (medya devi aileler dizinin gerçekçiliğini doğrulamış hatta dizinin Fox'un sahibi Rupert Murdoch'un hayatından esinlenildiği söyleniyor). Medyanın gücünü görüyoruz ve bu gücün kullandığı dinamiklerin nasıl ve ne çabuk değişebildiğine şahit oluyoruz. Bunun yanında bu servetini telaffuz etmeye kelime dağarcığımızın yetmeyeceği bu aile için "normal" insanların nasıl bir şey olduğunu da görüyoruz. Staj yapmak için gittiği otelde ölen çocuğun ailesine hiçbir açıklama yapılmadan üstünün kapatıldığı olayda otel sahiplerinin vicdanlarını nasıl rahatlatabildiklerini merak etmiş miydiniz? İşte bu dizide tam da onu görüyoruz. Nasıl umursamadıklarını. 

Bir yandan sınıf kininiz kabarırken bir yandan karakterlerin kafalarını nasıl sıyırmış olduklarıyla eğleneceksiniz. Ha bir de tüm bunların yanında Ekin Koç'u göreceksiniz. 2. sezonun son bölümlerinde Türkiye'ye gelen ekip sayesinde Ekin Koç'un gül yüzünü de görme şansına erişiyoruz. Çok bir şey beklemeyin tabi, birkaç dakikalık bir şey ama ölürüm Türkiye'm söyleme isteği uyandırıyor o küçük sahne.

Bitirmeden önce oyunculuklardan da bahsetmesem olmaz. Bütün karakterler çok iyi gerçekten Casting'i kim yaptıysa eline emeğine sağlık ama özellikle Logan, Kendall ve Greg harika. Roman da öyle. Bu insanların rol yaptığına inanamıyorum gerçekte de böyledirler bence. Zaten en iyi drama, en iyi senaryo, en iyi oyuncu gibi bir sürü ödülü bulunuyor yapımın.

İlk 2 sezona BluTV'den, tüm sezonlara TOD Türkiye'den (Eski Bein (Eski Digiturk)) ulaşabilirsiniz. Malum yerlerde de vardır illa ki ama TOD (Eski Bein (Eski Digiturk)) yayın hakları konusunda biraz çirkef biliyorsunuz. İyi şanslar diliyorum.

Dizinin son sezonu yayımlanmaya başladı. Biteceği için buruk olsam da daha fazla uzaması tadını kaçırabilirdi diye düşünüyorum. Böyle biterse efsane diziler arasında olacaktır hep.

Dizi inceleme diye başladığım yazıyı fan girl olarak bitiriyorum. Kesinlikle tavsiye ediyorum (Hiç belli olmuyor).