Neler İzliyorum?

Karantina günleriyle ramazan ayı çakışınca, yataktan hiç kalkmadan yarın yokmuş gibi tıkınırcasına bir şeyler izlemeye başladım (Bkz.: binge watching).

Bir şeyleri izledikten, okuduktan, dinledikten birkaç yıl sonra o şeye dair hatırladıklarım birer birer siliniyor zihnimden. Ben de hem kayıt altına almak, hem de belki okuyanlara fikir vermek için bu yazıyı yazayım dedim.



En son izlediğim şeyi ilk başta yazmak istedim çünkü bu film benim pek çok şekilde ilgimi çekmişti. Lisans hayatımın son döneminde (akademik dönem olan dönem) yemek yerken karşılaştığım bir arkadaşımla havadan sudan konuşurken tezimin neyle alakalı olduğunu sormuştu. Ben de varoluşçulukla ilgili olduğunu söyleyip kısaca anlatmıştım. O da bana, o dönem film analiziyle ilgili bir ders aldığından ve hocasının varoluşçulukla alakalı "İşe Yarar Bir Şey" filmini önerdiğinden ve filmi beğendiğinden bahsetmişti. Tarih 23 Ocak 2019.


Ben de bu öneriyi telefona not etmiş ve unutup gitmiştim. Daha doğrusu o dönem bu filmi aradığımı ama bulamadığımı hatırlıyorum. Bir süre sonra bu filmin adını tekrar duymuş, o film bu film mi diye tekrar not defterime bakmıştım ve tekrar unutmuştum. 

İstanbul Film Festivali bu sene gerçekleşemediği için Mubi'de bu filmlerin ücretsiz olduğunu görünce bu filmi tekrar hatırlayıp bu sefer izlemeye karar verdim. Bugün twitter'da Serdar Kuzuloğlu'nun bir film önerdiğini görüp onu da kaydettim. Bu akşam nihayet filmi izlemek için bilgisayar karşısına oturduğumda, film daha başlamadan bu filmi seveceğimden emin oldum. Senaristlerden biri Barış Bıçakçı'ydı çünkü. Daha önce bir yazımda Barış Bıçakçı'nın bir kitabından bahsetmiştim, yazı dilini çok seviyorum Barış Bıçakçı'nın. Onun senaryolaştırdığı bir filmi izlemenin de keyifli olacağını düşündüm. Sabah görüp kaydettiğim filmin senaristi ve yönetmeni, İşe Yarar Bir Şey'in senaristi ve yönetmeniyle aynıydı: Pelin Esmer. Bu filmle pek çok kere karşılaşmıştık yani.

Tamam, girizgahı bitirdikten sonra nihayet filme geçiyorum. Senaryoyu, oyunculukları, çekimi çok beğendim evet ama asıl bir sahne beni can evimden vurdu. 16 Ağustos 2017'de yazdığım bu yazıda bir türden bahsetmiştim. Bir hikaye okuyoruz/izliyoruz, sonra o hikayenin kahramanlarının yanından geçen insanların hikayelerine konuk oluyoruz. İnanılmaz seviyorum bu olayı i-na-nıl-maz. Bu filmde de öyle bir sahne vardı, keyiften gülümseyerek izledim orayı. Bence siz de Mubi'nin bu kampanyası sonlanmadan izleyin bu filmi. Ben yönetmenin diğer filmlerine de bakacağım.


Bu diziyi de bir süredir duyuyordum, kısmet bu virüseymiş. Dizinin konusu basitçe 15 yıl boyunca yer altı sığınağında tutulan kadınlardan birinin kurtulunca New York'a yerleşip hayatı yeniden öğrenmeye çalışması. İlk sezonda fikri çok beğendiğim için çok keyif aldım, diğer sezonlarda artık fikre alıştığım için ilk sezon kadar keyif vermedi ama yine de iyiydi. Zaten toplamda 4 sezon, 51 bölüm. Dizinin tasarımcılarından biri Tina Fey, komedi deyince akla gelen isimlerden. Hızlıca bitirilebilecek çerez bir dizi. Bonus olarak da feminist şakalar duyabilirsiniz, en sevdiğim yönlerinden biriydi bu dizinin.

  • The World's Most Extraordinary Homes

Bu programa karantina sürecinde sarmadım, ondan önce de izlemiştim ama ben izlediğimde yeni sezonlar gelmemişti henüz. Bugün İspanya bölümünü izledim ve yine tribe girdim. Programda dünyanın dört bir yanından aklınıza gelmeyecek şekillerde tasarlanan evleri geziyorsunuz. Bir yandan ufkunuz açılacak, bir yandan da kendi evinize bakıp hayatı sorgulayacaksınız eminim. Evlerle ilgili bütün programları (emlak avcılarından evim şahaneye uzanan bir skala) hayranlıkla izleyen birisi olarak bu programı da kaçırmadım. Benim gibilere tavsiye edebilirim.

Tüm bu programların yanında bomboş içerikler de izledim tabi ama onları size anlatmama gerek yok, beyin gerektirmeyen programlar yazsanız çıkar herhalde... Onları da keyifle izledim şimdi yalan yok. 

Şimdilik benden bu kadar, delirmeyin sahip çıkın birbirinize.

Yorumlar

  1. 'Beni çocukken bir fotoğraftan çağırdılar, vardığımda hüzünlü bir genç kadındım.' İşe Yarar Bir Şey

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

2023'ü Paketliyorum

Kitap okuma aşkınızı alevlendirecek ve fotoğraf çekmenizi kolaylaştıracak 2 öneri

Malta'da ne yapıyordum? Vize işlemleri ve diğer tüm belalar